Kütüphanede Kataloglama Nasıl Yapılır? Farklı Yaklaşımların Derinlemesine Analizi
Kütüphaneler… Yalnızca kitapların değil, fikirlerin, tarihlerin, hayallerin ve araştırmaların da evidir. Ancak bu muazzam bilgi evreninin düzenli kalmasını sağlayan görünmez bir mimari vardır: kataloglama. “Kütüphanede kataloglama nasıl yapılır?” sorusu, ilk bakışta sadece teknik bir prosedür gibi görünebilir. Fakat bu sürecin arkasında, bilgiye bakış açımızı ve onu nasıl anlamlandırdığımızı gösteren derin bir düşünce dünyası yatar.
Bu yazıda, konuyu hem veri odaklı ve sistematik yaklaşımıyla erkeklerin, hem de toplumsal etkileri önemseyen empatik bakış açısıyla kadınların perspektifinden ele alarak tartışacağız. Hadi birlikte bu bilgi düzenleme sanatına farklı açılardan bakalım.
—
Kataloglama Nedir ve Neden Önemlidir?
Kataloglama, kütüphanedeki kaynakların sistemli bir şekilde tanımlanması, sınıflandırılması ve erişilebilir hâle getirilmesi sürecidir. Kitapların, dergilerin, sesli-görsel materyallerin ya da dijital arşivlerin kimlik kartı niteliğindedir.
Bu işlem yalnızca düzen sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kullanıcıların aradıkları bilgiye hızlı, doğru ve etkili şekilde ulaşmasını sağlar. Bir anlamda kataloglama, bilgi kaosunu anlamlı bir düzene dönüştüren köprüdür.
—
Erkeklerin Objektif ve Veri Odaklı Yaklaşımı
Erkeklerin bakış açısı genellikle sistematik, analitik ve ölçülebilir veriler üzerine kurulur. Bu perspektif, kataloglama sürecinde de kendini güçlü bir şekilde gösterir.
1. Standartlara Sıkı Bağlılık
MARC, RDA, AACR2 gibi uluslararası kataloglama standartlarına harfiyen uymak, veri odaklı yaklaşımın temelidir. Her kaynak belirli bir formatta tanımlanır; yazar, başlık, yayın bilgisi, konu başlıkları gibi alanlar sistematik olarak düzenlenir.
2. Sınıflandırma Sistemleriyle Kesinlik
Dewey Onlu Sınıflama (DDC) veya Library of Congress Classification (LCC) gibi sistemler, kaynakların bilimsel ve mantıksal şekilde gruplandırılmasını sağlar. Erkek yaklaşımı burada “bilginin adresini” kesin bir konuma yerleştirme çabasıyla öne çıkar.
3. Veri Kalitesi ve Tutarlılık
Her girdinin doğru, eksiksiz ve tutarlı olması esastır. Veri doğrulama araçları, kontrol listeleri ve otomasyon yazılımları sıklıkla kullanılır. Amaç, hata payını minimuma indirmek ve arama sonuçlarını güvenilir hâle getirmektir.
Bu yaklaşım sayesinde katalog, bir mühendislik ürünü gibi işler: hatasız, düzenli ve öngörülebilir. Fakat bazen bu “mekanik” düzen, insan odaklı kullanımın inceliklerini gözden kaçırabilir.
—
Kadınların Duygusal ve Toplumsal Etki Odaklı Yaklaşımı
Kadınların yaklaşımı ise daha ilişki merkezli, kullanıcı deneyimini önceleyen ve bilginin toplumsal etkisini göz önünde bulunduran bir çizgide ilerler.
1. Kullanıcı İhtiyaçlarını Önceliklendirme
Sistemin nasıl işlediğinden çok, kullanıcının neye ihtiyaç duyduğu önemlidir. Arama terimlerinin doğal dilde tanımlanması, konu başlıklarının daha anlaşılır yapılması ve anahtar kelimelerin kullanıcıların zihnine yakın şekilde belirlenmesi bu yaklaşımın önceliklerindendir.
2. Toplumsal Temsiliyet ve Erişim
Kataloglama yalnızca “bilgiyi sınıflandırmak” değildir; aynı zamanda bilgiye kimlerin ulaşabileceğini ve nasıl ulaşabileceğini de belirler. Kadınların bakış açısı, dezavantajlı grupların, yerel dillerin, kültürel mirasların ve alternatif kaynakların görünür olmasına daha fazla önem verir.
3. Kullanıcı Deneyimini Zenginleştirme
Kataloglama sadece bir kayıt değil, aynı zamanda bir hikâye anlatma aracıdır. Açıklayıcı notlar, özetler, tematik bağlantılar ve öneri sistemleri gibi öğelerle kullanıcı deneyimi insani bir düzeye taşınır.
Bu yaklaşım bazen teknik mükemmellikten ödün verse de, bilgiyi yaşayan ve erişilebilir bir ekosistem hâline getirir.
—
Klasik Yöntemler vs. Yeni Nesil Yaklaşımlar
Kataloglama tarih boyunca kart fişlerinden dijital veri tabanlarına kadar büyük evrimler geçirdi. Bugün artık yapay zekâ destekli sistemler, otomatik konu başlığı önerileri, kullanıcı davranış analizleri gibi teknolojiler devreye giriyor.
Klasik yaklaşım: İnsan eliyle yapılan, standartlara sıkı sıkıya bağlı, doğruluğu yüksek ama esnekliği düşük.
Modern yaklaşım: Kullanıcı merkezli, dinamik ve etkileşimli, fakat standart uyumluluğu bazen zayıf.
Peki sizce hangisi daha önemli? Mükemmel düzen mi, yoksa insan odaklı esneklik mi?
—
Tartışmaya Açık Sorular
Kataloglama sadece bilgiyi düzenlemek midir, yoksa bilgiye anlam katmak da mı gerekir?
Veri odaklı yaklaşım mı, yoksa empati odaklı yaklaşım mı kullanıcıya daha fazla fayda sağlar?
Kütüphaneler, teknolojinin gelişimiyle birlikte kataloglamayı insan dokusundan uzaklaştırıyor mu?
—
Sonuç: İki Yarım, Bir Bütün
Kütüphane kataloglaması, ne yalnızca teknik bir işlem ne de sadece insani bir çabadır. Gerçek anlamda etkili bir katalog sistemi, veri odaklı kesinlik ile empati odaklı erişilebilirlik arasında kurulan hassas bir dengedir. Erkeklerin sistematik bakışı, kadınların kullanıcıya yakın yaklaşımıyla birleştiğinde, kütüphaneler yalnızca bilgi deposu olmaktan çıkar ve yaşayan, nefes alan bilgi ekosistemlerine dönüşür.
Sen ne düşünüyorsun? Sence kataloglamada önemli olan doğruluk mu, erişilebilirlik mi? Yorumlarda buluşalım ve bu tartışmayı birlikte büyütelim.